30 Mart 2013 Cumartesi

Kendimden Başkası


Büyümek zor iş; özellikle de bu yola küçük yaşta başkoyduysan. Ben mesela 4 yaşımdan beri bekliyorum büyüyeceğim diye, hala bir yere varamadım. Ne gerekirse de yaptım halbuki... Daha ciddi bir ifade takındım, topuklarımı yere tık tık bastım, prenses tacımı, pardon saç bandımı düzgünce yerleştirdim kafama, eteklerimi düzeltmeden, ustubuyla bacak bacak üzerine atmadan tahtıma, pardon sandalyeye, oturmadım. Fularları genellikle ait oldukları yere takmıyor oluşum da başka bir argüman tabii.
Ancak böyle tahtlı taçlı bir ailede büyümek de hepten zor şekerim. Bizim ailede çocuklar büyürken ebeveynini değil; bir boy büyük kuzenini kendisine model olarak alır. O büyür, sen kendini büyütmeye çalışırsın, o biraz daha büyür sen yetişeceğim diye koşturursun. El hareketlerini taklit edersin, aynı ifadeyle gülümsemeyi denersin, cümlelerini aynı düzende sıralarsın; tam oldu şimdi dediğin anda fark edersin ki kendinden başkası olamıyorsun. Mesela son 15 senedir kuzenimin kameraya profilden verdiği o romantik/entel (o kombinasyonu da nasıl tutturduysa artık) gülümsemeyi deniyorum, hala o havayı yakalayamadım.
Post Arkası:
Sezen Ablam, senden bahsediyorum.

Merak edenlere;
Kazak & Etek: Machka / Trench: Vakkorama / Çanta: Mulberry / Ayakkabılar: Pedro Garcia / Little Soho Küpeler & Accessorize Saç Bandı & Beymen fular (kemer olarak)

25 Mart 2013 Pazartesi

Ektekiler

Hepimizin ekleri, eklentileri var; yapacak bir şey yok, yüklü bir paket oluşturuyoruz kendi çapımızda. Benim ekimde telefon var mesela; telefonum, telefon defterim, mail kutularım, mesaj application'larım, bitmeyen müzik listem vs vs... İlk bakışta küçük ama MB bazında oldukça ağır. Defter, defter olsa taşınmaz zaten. Liste dediğin CD'lerden olsa çevreye zarar. Mesajlar, mailler hakiki mektup olsaydı "Tehlikeli İlişkiler" tadında birkaç roman çıkarır, dizi yapardık; aman yok canım hayatlarımızın binbir renginden dolayı değil, maksat yazılanlar boşa gitmesin. O kadar ek biriktiriyoruz hayatımız boyunca, sonra bavul gibi taşıyoruz her yere yanımızda, bari toplamında bir şey çıkarsaydık...


Post Arkası:
Bazı ekler açılmayabiliyor, o ayrı konu...

Merak edenlere;
Ceket: Karl Lagerfeld (o kadar eski yani) / Şort: Zara / Ayakkabı: Giuseppe Zanotti / Takılar: Agatha Küpeler & Longines Saat (Tevfik Aydın Saat) & Chanel Gözlük

22 Mart 2013 Cuma

HER GÜNÜNÜZ NEVRUZ OLSUN NEVRUZUNUZ PİRUZ OLSUN :)

Her gününüz nevruz olsun nevruzunuz piruz olsun ; yani her gününüz yeni taze olsun her gününüz başarılıyla dolsun ..Azeri bir atasözüdür .
Nevruz ne demektir ilk önce onu ele alalım ; kelime anlamı olarak bakıldığında Farsça'dan gelir (nev: yeni -ruz :gün ) yani yeni gün .
İnsanın insanlık olgusunu hissettiği , tabiatın uyandığı , geceyle gündüzün eşitlendiği gündür.
Nevruz özellikle AZERİ  toplumunda bir bayram olarak kutlanır. Azerbaycan ve İran'da öyle güzel şenlikler yapılıyor ki anlatamam :) Şimdi kendi kendinize söyleneceksiniz ne alaka Zehra bunu bize yazıyor ..Bende bir İran Azerisi olduğum için size asıl Nevruz nasıl oluyor diye bilgilendirmek istedim. :)
Bizim Türkiye 'deki gibi Nevruz denildiğinde aklımıza ülkemizin karışıklığı ,patlamalar ,olaylar akıllara gelmiyor !!
Azeriler Nevruz günü birbirleriyle hediyeleşir , küsler varsa barışır , yaşlılar ziyaret edilir , şenlikler düzenlenir,kafkas oyunları oynanır .

Nevruzda herkesin bildiği ateş yakma Azeri toplumunda da vardr.Uygulamaların en önemlileri arasında yer almaktadır.
Dedelerimiz derdi ki; Nevruz yılın değişimidir, Nevruzla birlikte tabiat şartları değişir, atmosferde değişiklik olur, bu ateşi Nevruz'dan bir ay önce yaksak, ne bu kadar ısı verir ne de bu kadar ateş yükselir. Nevruz'la, baharın gelmesiyle birlikte havadaki oksijen miktarı da artar. Onun için Nevruz'da yakılan ateş büyük olur.''

Nevruz sofrasını da unutmamak gerekir.Bütün aile bir araya gelerek yer,içer,eğlenir :)
Haa bide 15-20 gün önceden buğday yeşertiriz. Neden mi buğday ? Çünkü ; bolluğun,bereketin simgesidir .Nevruz bayramına kadar yeşerir. Boyu 8-10 cm. olur ..Tabii bu yetişen buğdaylarda Nevruzda semeni denilen azeri kültüründe olan tatlıdan yapılır ..

Bide nevruz yumurtası vardır onuda unutmamak lazım :) yumurtalar suda pişirilir sonra da soğan kabuğuyla boyanır ..yumurta oyunu oynanır kim kimin yumurtasını kırıp galip gelirse ikinci yumurtada kazanana verilir :)


Bakın Nevruzu, Azerbaycanlı usta şair Muhammet Hüseyin ŞEHRİYAR nasıl yorumlamış ;

Bayram yeli çardakları yıkanda,
Novruz gülü, kar çiçeği çıkanda,
Ağ bulutlar köyneklerin sıkanda,
Bizden de bir yâd eyleyen sağ olsun,
Derdlerimiz koy dikkelsin dağ olsun.

Bayram idi gece kuşu okurdu,
Adaklı kız bey çorabın tokurdu,
Herkes şalın bir bacadan sokurdu,
Ay ne gözel kaydadı şal sallamak,
Bey şalına bayramlığın bağlamak.

Şal istedim men de evde ağladım,
Bir şal alıb tez belime bağladım,
Gulam gile kaçdım, şalı salladım,
Fatma hala mene çorab bağladı,
Han nenemi yada salıb ağladı.

Yumurtanı göyçek, güllü boyardık,
Çakkışdırıb sınanların soyardık,
Oynamakdan birce meğer doyardık,
Eli mene yaşıl aşık vererdi,
İrza mene novruz gülü dererdi.

Heyder Baba şiirinin bir bölümüdür burda nevruzda gerçekleşen olaylardan bahsetmektedir.
Allah rahmet etsin diyelim .

Gelelim İstanbul Halkalı'da Azeri toplumunun gerçekleştirdiği şölene ..evet bende ordaydım pek fotoğraf çekemedim cep telefonundan çektilerimle idare edeceğiz artık 


Her köy derneği köyünün ismini yazarak hünerlerini sergilemişlerdi :) e tabii bende bu güzel pastalar, börekler arasından nasibimi aldım  :)

Telefondan çekilme olduğu için fotoğraf kalitesi kötü farkındayım :(


Pardüsemi nasıl buldunuz ;)
Beni hep tuniklerle gördünüz tabi buda pardüseli halim. seviyorum pardüse giymeyi de ..aslında ben sürekli tarz değiştiriyorum ortamına göre, psikolojik durumuma göre ...



Buda en çok sevdiğim eşarplarımdan bitanesi daha taze :))
 eşarp : roberto cavalli 


Geçen yazdan kalma bir fotoğrafım İranın Tahran şehri seyahatimden :) 
İranda da çok giymiştim bu pardüsemi ..Allahım hiç eskimesin olur mu :) diyesim var resmen
Baya bi uzun post oldu sanırım kendi sınırlarımı zorlamış bulunmaktayım aslında anlatılacak çok şey var ama bu kadarı yeterli sanırım :)
Arkadaşlar bir kültürel öge,toplumda yaşatıldığı sürece varlığı sürdürür ..gelenek göreneklerimizi  bizden sonraki nesillere de taşımak dileğiyle.
 
Kendinize cici bakın 

Dua ile . . . 



19 Mart 2013 Salı

An Awesome Wave

Bizim ailede hiçbir zaman saçlarımla meşhur ol(a)madım; kuzenimin saçları "Blendax Güzeli" olacak kadar düzgündü, babaanneminkiler o yaşına ve griliğine rağmen tok ve pırıl pırıldı, annemin saçlarından da benim yaşımdayken iki bilek kalınlığında iki örgü çıkardı. Dolayısıyla benimkiler ne yeterince güzel dalgalara, ne yeterince sağlıklı bir uzunluğa ne de yeter düzeyde parlaklığa sahip olabildiler. 
Eldeki imkanlar bu denli kısıtlı ve rekabet de tekel boyutlarında olunca ben de diğer yeteneklerim üzerine yoğunlaştım. Mesela rüzgar estiğinde ellerimle saçlarıma efect yaptırmayı, 32 dişimi göstermek suretiyle dikkat dağıtmayı falan öğrendim. Her 6 ayda bir mütemadiyen saçlarım için yeni bir kahraman ürün aradım, hatta bir ara da kendilerini doğada var olan olmayan çeşitli renklere boyadım. En nihayetinde de kendi hallerine bıraktım; bazı şeyler de mükemmel olmamaları için yaratılmıştır.
Kendimi kandırmakta ustayımdır.

Post Arkası:
Bilmeyen duymayan kaldıysa, An Awesome Wave, Alt-J isimli grubun, mükemmeliyetin ötesindeki albümleridir; şiddetle tavsiye...

Merak Edenlere;
Palto: Dsquared2 / Kazak: Michael Kors / Jean: 7 for All Mankind / Ayakkabılar: Pedro Garcia / Çanta: Ebru Ablam'ın Amerika'dan hediyesi / Kolye: Tiffany&Co / Gözlük: Ray Ban

DAMA AŞKINA ..

Selam ..
Bu sıralar vakit buldukça sizi aksatmamaya çalışıyorum ..sık sık postlar paylaşıyorum ;)
inşallah devamıda gelecek :)
Bu yaz çizgi modasını her yerde göreceğimizi söylemiştim ..Çizgi modasının yanında damalı kumaşlarda çok moda ..
En çok LouısVuıttıon'un 2013 yazı için hazırlanan koleksıyonunda dikkat çekiyor.
Ben de hemen zevkime uygun kumaşı bulup tasarımımı yaptım bile ..
Bakalım beğenecek misiniz :)


Kumaşın cinsi pamuklu ve likralı olduğu için bu tarz bi model seçtim .
Koluna karpuz kol modeli uyguladım .



Modeli daha detaylı görmeniz için :)
nasıl gözünüzü alıyor kumaş dimi , biraz göz yorucu sanırım :))

Yeşilliğe ve denize bakmak sevaptır .
Huzur verir. Zihni ferahlatır. Göze ışık verir ,)
Kendinize iyi bakın ..

DUA ile...








15 Mart 2013 Cuma

HAFTA SONU 2

Selam :) Arkadaşlar 
Sizinle kaç posttur karşılıklı konuşma yapmıyoruz ;)
Nasılsınız bakalım ? Havalarda ısınıyor yavaş yavaş ,e malum yeni sezonlar da çıktı .. Gardırobunuzu yenilediniz mi ?
Ben yazlıklarımı çıkarmasam da kışlıklarımı kaldırdım gibi ;)
Neyse gelelim geçen hafta sonu giydiğim kombinime :)
Hafta sonu dedim ;) farkındaysanız hafta sonu denilince aklımıza hep spor şıklık, rahatlık gelir.
Bende jean ceket ile kombinlediğim uzun siyah elbisemi giyindim .



Geçen yaz sezonunda almıştım elbisemi hemde çok uygun fiyata :) indirimler beni ne kadar mutlu ediyor anlatamam :))  A pardon sanırım babamı daha çok mutlu ediyor :))))


Nede olsa yaz geldi sayılır gözlükler kutularından çıkmalı :) değil mi ?


Şimdi mekanı da merak ediyorsunuzdur ..Ben doğayla iç içe olmayı severim yeşillik tutkunuyum desem tam yeridir yanii. Havayı güzel görünce Tekirdağ'a doğru bi yolculuk yaptık gitmişken Çatalca'daki Antik köye uğradık ..Çoğunuz bilirsiniz 2 şubesi var biri Çatalca da diğeride Büyükçekmece yolu üzerinde ..Gitmeyenlerde gidip görmeliler bence .. Stres atarsınız ,mangal keyfi yaparsınız ,doğayı izlersiniz :) daha ne olsun :)

Canlısının yanında durmaya cesareti olamayanlar yapaylarıyla fotoğraf çektiriyor işte :)) benim gibi yani :)




Bu adam da benim ciğerparem ..evimiz direği , canım BABAM :)
Kız çocukları babalarına karşı daha çok sevgi beslerlermiş ..sizi bilmiyorum ama sanki ben babamı daha çok seviyorum ( annem duymasın :) )

Diğer postta görüşmek üzere
Aman kendinizi hiç bir şey için üzmeyin .. :)

Dua ile ...






12 Mart 2013 Salı

Suya Yazı

Belli bir yaştan sonra fazla mimik vermemek lazımmış; önce ince çizgiler çıkarmış, sonra derinleşirmiş sonunda da yüz kırışırmış. Aslında yaşımı hiç göstermiyormuşum, ama şu gözlerim altındaki çizgiler de olmasaymış; "Ay vallahi yazık, güzelliğine yazık!" dedi Lancome'cu abla, artık eminim onlar da taktik değiştiriyorlar bir yaştan sonra. Gülmek falan aslında güzel şeylermiş tabii ama sonradan ağzın iki kenarındaki çizgilere neden oluyormuş. Sonra gülmediğinde hep böyle sinirli, üzgün bir ifade... Yaşadığın, yaşayacağın her bir duygunun yüzünde böyle izi kalıyor şekerim işte n'aparsın?! Ben mesela karar verdim suya yazacağım bundan sonra kafamdan geçen hisleri, mimikleri; su kırışmıyor nasılsa, nemsiz kalmıyor ya ondan herhalde...


Post Arkası:
Gülmeme engel olamiciim korkarım.

Merak edenlere;
Ceket: Lise yıllarımdan kalma / Etek: Tory Burch / Çanta: Gerard Darel / Ayakkabılar: Chloé / Şapka: Stefanel / Küpeler: Banana Republic / Bileklikler: Anneannem ve Annemin

İLKBAHARLIK DIŞ TUNİĞİM

Selam arkadaşlar 
İlk cemre düşeli çok oldu ..Cemre; havaların ısınmasının habercisidir ;) bunu herkes biliyor. Bende ilkbaharın kokusunu alarak kendime hazırladığım tuniği sizlerle paylasayım ..vakti gelmiş baksanıza ;)




Tüvit kumaşları bilirsiniz ..Hafif yapıda çift taraflı dokumadan üretilir.orta-,ince yün ipliklerinden ve aralarında kalın iplik dokumaları geçer ..bu tür kumaşın modası geçeceğini düşünmüyorum ..
Kış sezonunda bir çok dünyaca ünlü modacıların koleksiyonlarında da yerini almıştı.
Ve almayada devam ediyor .



tam bu mevsimlere uygun rahatlıkta :) 


yakından görmeniz için en fazla bu şekilde zoom yapabiliyorum ..
              tunik : kendi tasarımım 
 çanta : derimod 
eşarp : carvela
.

kendinize cici bakın 

          DUA ile . . .




5 Mart 2013 Salı

The Minimal

Ev dışında da bornoz giyme hakkımın saklı tutulmasını talep ediyorum. Hatta böyle söylediğimde kulağa daha olgun ve yerinde bir fikirmiş gibi geldiğini de düşünüyorum.  Ama rahatlık yani haklı değil miyim? Altı üstü, takısı tokası derdi yok, düğmesi fermuarı hiç yok. Yıka ve çık! Pardon, başka bir reklamın sloganıydı o... 
Hava zaten yeterince komplike; yukarıda güneş "ooh bahar geldi!" derken, esen rüzgar "dur bakalım nereye?" diye soruyor. Bu tezatlıklar arasında ben bir film noir kadını minimalizminde, bi' ruj bi' palto, takılmayı istemişim çok mu? Ama minimalizm için ne derler bilirsiniz: her şeyi olan insanların en büyük lüksüdür. Dolayısıyla büyükçe bir kolyeyle bütün olayı bozmamaya dayanamazdım.

Post Arkası:

Merak edenlere;
Palto: Beymen / Ayakkabı: Pedro Garcia / Kolye: Vakkorama

4 Mart 2013 Pazartesi

ÇİZGİ DANSI

Dünyaca ünlü markaların 2013 ilkbahar yaz sezonu koleksiyonları çoktan görücüye çıktı ve bir çok ünlü tarafından da giyilmeye başlandı.Aklınıza ne gelirse gelsin  ister aksesuarlarda ister kıyafette ister ev tekstilinde  ..enine boyuna sağına soluna :) bu sezon çizgide rahatsınız..Ama gözlemlerimde yatay ve dikey çizgililer bu yılın vazgeçilmezi olacak.Özellikle bordo-krem, siyah-beyaz, yeşil-beyaz renkleri aklınızda bulunsun..Ben siyah-beyazın asilliğinden yanayım..Bende siyah beyaz çizgili arasına puantiye karışmış kumaş buldum farklılaşmak güzeldir..çizgi moda dediysekte kumaşta sadece çizgi olacak değil ya .,)
Bu arada Michel Pastoureau, çizgili kumaş hakkında derinlemesine bir araştırma yapmış ve çizginin bir tür şeytan icadı olduğu yolunda tarihsel ve imbilimsel gerçekleri bir bir ortaya koymuş:) çizgili giyinmenin bir tür cesaret sınavı, farklı olmanın işareti olduğunu anlatmış. kitabını almakta yarar var ,)







insanlarımızda şöyle bir ön yargı var : çizgili kıyafetler olduğundan kilolu gösterir..eğer çizgiyi doğru kullanmanın kurallarını bilirseniz sorun yaşamazsınız..
eğer boyunuz kısaysa boyuna çizgili bir etek giyinin ki boyunuzu uzun göstersin .
eğer kilo sorununuz varsa çizgilerin daha ince olanından ve dikey olanından tercih etmelisiniz ki sizi ince göstersin.



etek : kendi tasarımım
kürk yelek : kendi tasarımım
ipek gömlek : ovs
ipek şal: ugoza
 
bir diğer postta görüşmek üzere
DUA ile ...