Önemli Uyarı: Ağlak bir yazıdır.
Arada kabuğuma çekilmeyi severim; kırıp çıkması ayrı bir eğlenceli oluyor sonrasında. Bu seferki kabukta oturma eylemim sırasında bilfiil eylem olarak çeşitli mektuplar yazdım, asıl muhataplarına asla ulaşmayacak mektuplar... Arkada fon müziği olarak Angus & Julia Stone kardeşler; onlar söyler ben ağlar, ben sinirlenir onlar ağlar... Bu kısır döngü en sonunda benim artık "ay içim çıktı valla yeter gıygıygıy!" dememle bir es verebildi; ammavelakin sadece bir süreliğine es verebildi çünkü meğerse henüz işimiz bitmemişti. İkinci ve üçüncü perde sağlam adamı bile yıkabilecek bir Feist ve en sonunda da "Bu noktaya geri döndüğüme inanamıyorum!" dedirten bir Amy balladının replay'e alınmasıyla devam etti (akıl yaşı 23'te sabit). Tabii şimdi, yazdığın mektupları sahiplerine postalayamıyorsan tek bir şey yapabilirsın: Allah'a direk havale. Çöp kutusundan alıyor dediler, ben de yırtıp yırtıp attım. Artık gönül rahatlığıyla daha hafif, hafif meşrep, hafif dengesiz bir psikolojiyle devam edebilirim bundan sonrasına.
Yazılacak tek bir mektubum kaldı; onu da kendime saklıyorum.
Post Arkası:
Merak edenlere;
Bluz: Topshop / Etek: Machka / Gözlük: Ray Ban / Kolye: Beymen / Ayakkabı: Divarese / Çanta: Vakko
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder