Siyah Giysem;
C.O: Siyah giysem Angelina’ya benzeyip adam çarpmak isterdim! Ama kırmızı halıya çıkmadan ayna karşısında pozumu çalışırdım.
S.T: Ama keşke Jolie, @AngiesRightLeg diye dalgacı bir Twitter hesabı açtıracak kadar zorlamasaydı şansını. Ayrıca kadifenin koltuk kumaşı olarak kullanılması gerektiğini düşünüyorum.
Rose Byrne'un elbisesi o kadar parlak ki mucize zayıflama eşofmanları gibi görünüyor.Tek omuz desen ben bile giydim yahu, soooo passé!
M.K: O arkadaşa söyleyecek tek bir sözüm var: Basitsin!
Manken Olsam;
C.O: Manken olsam münasip bir yerime gül takıp Stacy Keibler gibi görünmek isterdim.
S.T: Stacy Keibler'ın üzerindeki Marchesa, Mahmutpaşa'daki manifaturacılarda mankenlerin üzerine bir top kumaşı dolayarak yapılan çalışmaları andırmasına rağmen bence çok şık.
M.K: İkisi de birbirinden güzel. George'un kız arkadaşı olması ve iddiali renk ve modeli o kadar güzel taşımasından ötürü Stacy avantajlı duruyor. Ama ben Elie Saab diyorum. 1920'lerden bir gelin havası olmuş. Çok güzel!
Beyaz Giysem;
M.K: Bir gün Oscar'a gidersem mutlaka beyaz giyerim. Ama bu asla Shailene'in Valentino'suna benzemez.
Gwyneth Paltrow'un Tom Ford'u ise kesinlikle törenin en başarılı parçası.
S.T: 1.80 boy isteyen bu elbiseyi bu kadar zarafetle taşıdığı için Paltrow'a hayranım! Dün geceki şampiyonum...Shailene Woodley'i geç de, elbise çok kötü, Valentino demişken rüyalarımızın George Valentin'i Jean Dujardin'e ve Uggie'ye selam ederim.
C.O: Gwyneth İngiltere’de yaşamaktan sararıp solmaya başlamış fakat yine de beyazı da pelerini de kotarmış, klas olmuş!
S.T: Şimdi peplum moda olabilir de peplum var peplum var. Dawson's Creek'ten beri sevemediğim Williams'ın üzerindeki elbise bence öncelikle "krinkıl", crinkle'ın anne Türkçesindeki hali, ne desem bilemediğim kumaşından kaybediyor. Bir de sanırım ben o boğumun altı kloş geldi mi fena oluyorum. Halbuki Tina Fey'in elbisesi jilet gibi tertemiz.
M.K: Bu iki arkadaşa da yakışmamış. Bence peplum'u açık renkler daha güzel kaldırıyor.
C.O: Peplum modaysa Michelle gibi kısa saçla ve yaramaz bi edayla giymek lazım.
Boynumu kapatsam;
S.T: Emma Stone'un yakasındaki fiyonk yüzünden klostrofobik oldum yemin ediyorum! Kötü değil ama nefes alabilmek önemli.
Öte yandan Penelope Ann Miller'ın elbisesi tam bir "safe bet".
M.K: Sağdaki arkadaş bu elbise ve saçı ile ancak lise mezuniyet balosuna gidebilir...
Emma Stone tek kelimeyle kusursuz olmuş. Yaka detayı, çantası, saçı.. Hepsi pekiyi!
C.O: Emma’nınki gibi boyunda kocaman bir kurdeleyi herkes kurtaramayabilir, diğer modeli denemek gerekebilir.
Su yeşili kırmızı halıya yakışır mı?
S.T: Su yeşili çok zor bir renk ama bence kırmızı üzerinde kötü durmuyor. Berenice Bejo'nunkini çok beğendim. The Artist'te 20'leri çok yakıştırmıştım kendisine. Dolayısıyla dün akşam da en azından saçında ya da makyajında ufak bir 20'ler dokunuşu bekliyordum. Maria Menounos sayesinde de hayatımda ilk kez akciğer dekoltesi gördüm.C.O: Su yeşilinin tonu yanlış seçilirse hafif mide kaldırıcı bir etkisi olabiliyor, sağdakini seçtim gitti!
M.K: Ben bu bölümü veto ediyorum.
Biraz yaşlansam;
M.K: Kesinlikle Meryl Streep'in giydiğini giymem... Altın renginin kötü bir tonu, kumaş rengi kaldırmamış, kemer ile de tamamlayınca ortaya avam bir görüntü çıkmış.
S.T: Sartoryal beğenilerimle sinematografik beğenilerimin birbirine ket vurduğu bir noktadayım şu an. Meryl Streep'in Lanvin'i benim zevkime göre çok "fazla". Ama the Iron Lady'yi yeni izledim; Ana Kraliçe çuval giyse yakışır.
C.O: Zavallı Glen Close, sürekli Meryl’in gölgesinde. Cekedi güzel olmuş yine de, İngilizlerin dediği gibi ‘age-appropriate’.
M.K: Rengi şahsen sevmesem de çok güzel taşımış.
Ya da biraz kilo alsam;
C.O: Biraz kilo alsam Octavia Spencer gibi bel inceltici şekillerden faydalanırdım.
M.K: Elbette uçuş uçuş, bol, salaş birşey giymem. Herhangi bir modacının bunu soldaki arkadaşa söylemesi gerekirdi. Belli ki sağdakine söylemişler. Çok hoş olmuş beyazlar içinde. Renk, model hepsi doğru seçim...
S.T: Melissa McCarthy tombulluğuyla mutlu mesut yaşamayı bildiği için gıptayla baktığım bir insan ama şu an değil.
Klasik olsam;
C.O: Zor bir seçim! Ama klasikse dibine kadar klasik olsun,
S.T: İdare eder ama Portman standartlarında zayıf bir "Yetmez ama evet" elbisesi.
Penelope Cruz ise Javier Bardem'den dolayı Hollywood'un en nefret ettiğim kadını olabilir. Bir de Pedro Almodovar faktörü var tabii... Lanet olsun, çok güzel!
M.K: Penelope'den de Portman'dan da daha yüksek beklentilerim vardı. Penelope 10 üzerinden 3. Natalie 10 üzerinden 6, o da kolyesi sayesinde...
Risk alsam;
S.T: Paltrow'a şampiyonum dedim ama Chastain'in de ondan aşağı kalmadığını söylemem gerek.
Rooney Mara... Bilemedim, profilden çok iyi, önden biraz falsolu bir görünüm sergiliyor.
M.K: Rooney Mara Black Swan duruşuyla bende sadece rahatsız hisler uyandırdı.
Ama Jessica'nın saçları ve makyajı o kadar güzel ki onu seçmeliyim. Oryantal bir kaftan havası olan elbisesi gerçekten ilginç ve riskli bir seçim...
C.O: Ah zor bir seçim. Oscar törenine Rooney’in elbisesini, after party’e Jessica’nınkini giysem?! Niye yahu? Ne demek Oscarlarda ne işin var?
Post Arkası:
Evet, kafa karışıklığını üç kişilik paketle beraber veriyoruz. Kuraldır, kimse hemfikir olamaz.
Fotoğraflar: Guardian, LA Times, Who What Wear