Küçükken oynadığımız bir oyun vardı; prenses olup baloya gider parmak uçlarımızın üzerinde vals yapardık. Reverans vermeyi Disney'in Pamuk Prenses'inden öğrenmiştik; iyilerin her zaman kazandığını da Sinderalla'dan. Yeterince istersen her yerden çıkış yolu olduğunu Rapunzel anlatmıştı bir keresinde, yeterince beklersen hayallerinin gerçek olabileceğini de Uyuyan Güzel. Sonra da bazılarımız beyaz atlının yolunu gözlemeye başladı, bazılarımız da karşısına çıkan her kurbağayı öpmeye kalkıştı. Hatta kendilerini Çirkin'le aynı eve hapsolmuş, mucize peşinde koşarken bulanlar da oldu. Camdan ayakkabının bile en küçük bedeninin makbul olduğu bir dünyanın içinde yaşıyoruz. Arada sırada ayakkabıları bir kenara atıp dans etmek ya da sessizce oturmak istiyoruz sadece.
Post Arkası:
Merak edenlere;
Free People Elbise & Ray Ban Gözlükler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder